1. Anasayfa
  2. Çeşitli Bilgiler

Yenilenebilir ve Yenilenemez Enerji Kaynakları Nelerdir?

Yenilenebilir ve Yenilenemez Enerji Kaynakları Nelerdir?
Yenilenebilir ve Yenilenemez Enerji Kaynakları Nelerdir?
0

Yenilenebilir ve Yenilenemez Enerji Kaynakları

Yenilenebilir ve Yenilenemez Enerji Kaynakları Nelerdir: Fiziksel açıdan iki ana enerji kategorisi bulunmaktadır: yenilenebilir ve yenilenemez enerji kaynakları. Yenilenemeyen enerji kaynakların özetle, ikmal edilebilmeleri ve sunumu zaman aldığı için sınırlı miktarda bulunmaktadır. Bu nedenle kullanım alanları oldukça yaygındır. Bu enerji kaynaklarının yenilenebilir enerji kaynaklarından büyük farklılıkları ve avantajları vardır. Bunlar, kullanmakta olan santrallerin talep geldiği sürece daha fazla güç üretebilmesidir. Yenilenemeyen enerji kaynaklarından bazılarını şu şekilde verebiliriz:

  • Kömür
  • Nükleer
  • Petrol
  • Doğal gaz

Yenilenebilir kaynaklar ise kendilerini yenileyebilir ve aynı zamanda tekrar kullanılabilirler. Bilinmekte olan bu enerji kaynaklarından bazıları:

  • Güneş
  • Rüzgar
  • Su (hidro)
  • Bitki ve hayvanlardan biyokütle veya organik materyaller
  • Yerden doğal şekilde oluşan ısı pozisyonunda tanımlanan, jeotermal.

Vikipedi‘ye göre bu enerji kaynakları uzun vadede sınırsız arz avantajına sahipken, kullanılabildikleri alanlar sınırlıdır.

Örneğin, güneş her gün doğar, ancak hava bulutlu olduğunda güç üretme kabiliyeti sınırlıdır. Diğer bir dezavantajı da, enerji santrali operatörlerinin, aynı anda birçok insanın klima çalıştırdığı sıcak bir günde olduğu gibi, insanlar daha fazla güç tüketirken yenilenebilir enerji üretimini hızlandıramamasıdır.

Bazı coğrafyalardaki insanlar, talebin düşük olduğu durumlarda, daha sonra talep arttığında kullanmak üzere yenilebilir kaynaklardan elektrik kullanabilmek için büyük pillerle enerjiyi depolayarak bu sorunu çözmeye çalışırlar.

Yenilenemez Enerji Kaynakları ve İklim Değişikliği

Yenilenemez Enerji Kaynakları
Yenilenebilir ve Yenilenemez Enerji Kaynakları Nelerdir: Yenilenemez Enerji Kaynakları

Enerji üretmek için doğal gaz, kömür, petrol yakıldığında karbondioksit benzeri ısıyı hapseden gazlar ortaya çıkmaktadır. Bu ısıyı hapsetme zamanı iklim değişikliğini yönlendiren şeydir. Bu soruna çözüm üretemiyor olmamız, mevcut iklim sorunlarının etkilerini arttırmaktadır.

Fosil yakıtlar, Dünya’nın kabuğunda bulunan ve jeolojik geçmişte canlı organizmalardan oluşan kalıntılardır. Karbon, kömür veya gaz gibi hidrokarbon içeren maddelerdir. Bu enerji kaynakları dünyadaki sera gazı emisyonlarının çoğunu oluşturmaktadır.

Birleşmiş Milletler tarafından dünyaya tavsiyelerde bulunma yetkisine sahip bir grup uluslararası bilim insanının gerçekleştirdiği Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli’nin en son raporuna göre, özellikle emisyonlar kontrol altına alınmadan devam ederse, atmosfer 2040 yılına kadar endüstri öncesi seviyelerin çok daha üstünde bir sıcaklığa sahip olacak.

Bilim insanları, sıcaklıktaki bu artışın şiddetli su kıtlığı da dahil olmak üzere gezegendeki yaşamı ciddi ölçüde tehdit edeceğini söylemektedirler. Daha fazla hava kirliliği; yükselen deniz seviyeleri, habitat kaybı; sıcak hava dalgası; Batı Antarktika ve Grönland’da buz tabakalarının erimesi gibi felaketler muhtemel görülmektedir.

Son 150 yılda, atmosferdeki bu gazların artmasının büyük çoğunluğundan insanlar sorumludur. Fosil yakıtların araba kullanmak gibi faaliyetlerle devamlı olarak kullanılması bu emisyonların en büyük kaynağıdır.

Çitalar Ne Kadar Hızlı Koşar ?

thumbnail
Önerilen Yazı
Çitalar Ne Kadar Hızlı Koşar? Çitaların Nesli Tükeniyor Mu?

Nükleer Enerji Hakkındaki Tartışmalar

Yenilebilir Enerji Kaynakları

Birçok uzman, nükleer enerjinin yenilenebilir mi yoksa yenilenemez bir enerji kaynağı mı olması gerektiğini tartışmaktadırlar. Nükleer enerji, herhangi bir hava kirliliği yaratmadığı, karbondioksit yaymadığı için temiz enerji olarak kabul edilmektedir. Bunun yanında, atomların bölünmesi süreci olan nükleer fisyon yoluyla enerji üretir.

Bu nedenle, nükleer enerjinin destekçileri yenilenebilir olarak kabul edilmesi gerektiğini savunmaktadırlar.

Nükleer enerji savunucuları, rüzgâr, güneş ve diğer yenilenebilir kaynaklara yapılan yatırımlarda bile nükleer enerjinin gerekli olduğunu, çünkü bu olmadan iklim değişikliğinin en kötü etkilerini bertaraf etmek için emisyonları yeterince hızlı azaltamayacağımızı düşünüyorlar. MIT araştırmacıları, konuyu tablolar halinde inceleyen 2018 tarihli bir makalede, nükleer enerjinin katkıları olmadan “derin karbondan arındırma hedeflerine ulaşmanın maliyeti önemli ölçüde artar” dediler.

Bu yaklaşımı eleştirenlerin en büyü tezi, hem uranyum madenciliği ve rafine edilme sürecinin hem de nükleer santrallerin inşasının yoğun bir enerji gerektiriyor olması. Nükleer enerjinin en dikkat çeken dezavantajı da, gezegenimizdeki sınırlı miktarda uranyum yatakları ve nükleer reaktörlerden zararlı atıkların oluşmasıdır.

Bu nedenlerden ötürü, özellikle birçok ülkenin enerji enformasyon bilgi idaresi birimleri nükleer enerjiyi, yenilenemez bir enerji kaynağı olarak görüyor.

Bu Yazıya Tepkiniz Ne Oldu?
  • 0
    be_endim
    Beğendim
  • 0
    alk_l_yorum
    Alkışlıyorum
  • 0
    e_lendim
    Eğlendim
  • 0
    d_nceliyim
    Düşünceliyim
  • 0
    bay_ld_m
    Bayıldım

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir